Türk spor camiasında adı ilklerle birlikte anılan Galatasaray Spor Kulübü, sahip olduğu vizyon ve büyük etki gücüne yakışan bir ilke daha imza attı. Kulübümüz, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ne imza atan Türkiye’nin ilk ve tek spor kulübü oldu.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu Basın Toplantı Odası’nda düzenlenen imza törenine Başkanımız Mustafa Cengiz, Yönetim Kurulu Üyemiz Dilek Kutlu ve Global Compact Türkiye Genel Sekreteri Melda Çele katıldı.

Geçtiğimiz Kasım ayında Kadının Güçlenmesi Çalışma Grubu’nu oluşturan Galatasaray Spor Kulübü, dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik inisiyatifi olan Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ni (UN Global Compact) imzalayarak Türkiye’de bu inisiyatife üye olan ilk spor kulübü oldu. Kulübümüz ayrıca Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin (WEPs) 7 ilkesine uyacağını da taahhüt etti.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, imza töreninde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

"Burada aslında Galatasaray'ın bir sosyal oluşum, bir sivil toplum örgütü oluşunun; bunun kitlesel, dünya çapında varlığının bir göstergesi olarak Birleşmiş Milletlerle yapacağımız iş birliğini lanse ediyoruz. Bu ilk de değil.  Birleşmiş Milletlerle daha önce gerek UNICEF gerek UNDP kapsamında iki iş birliğimiz daha olmuştu. Bu bize övünç veriyor. Galatasaray Spor Kulübü olarak dünya çapında oluşumlarda rol almak, onlara katkıda bulunmak; dünya barışına ve insani iş birliğine katkı yapmak bizi çok mutlu ediyor. Burada spor medyası haricinde değerli medya dünyasının farklı gruplardan mensuplarıyla bulunmak da bizi mutlu ediyor.

Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi'ne attığımız imzayla neyi anlatmaya çalışıyoruz? Kulüp olarak biz dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik inisiyatifi olan sözleşmeye, uluslararası ismiyle Global Compact'a imzamızı atıyoruz. Galatasaray bu inisiyatife üye olan ilk ve tek Türk spor kulübü. Rakiplerimize saygıyı bir kenara bırakmadan söylüyorum: Böylece biz kulüp olarak yine olumlu anlamda bir ilki ve eni gerçekleştirmiş oluyoruz. Bununla da övünüyoruz.

Bu sözleşmeyi toplumsal duyarlılık ve sürdürülebilirlik alanındaki tüm çalışmalarımızın ana çerçevesi olarak kabul ediyoruz. Bunun yanı sıra, ki en önemli bölüm bu, kadının güçlenmesi prensiplerinde; Global Compact Sözleşmesi'nin içindeki en önemli faaliyetlerden birisi kadının güçlendirilmesi, kadının toplumda daha güçlü hale getirilmesinin gerçekleştirilmesine yönelik ilkelerde Birleşmiş Milletlerle iş birliğine gidiyoruz. Özellikle son yıllarda kadınlarımıza yapılan şiddetin, haksızlıkların karşısında olduğumuzu; fiilen de dünya çapında etkinlik olarak değerlendirdiğimizi ilan ediyoruz.

Bu taahhüdümüzle, önümüzdeki günlerde insan kaynakları politikamızdan sporcu yetiştirme süreçlerine, taraftara ulaşmaya ve toplumda farkındalık sağlamaya kadar geniş bir yelpazede sorumluluk almayı hedefliyoruz. Şunu da belirteyim: Biz UEFA'yla olan görüşmelerimizde de hep şunu anlattık... Galatasaray sadece bir futbol kulübü değil, diğer iki büyük kulübümüz gibi cumhuriyetimizle birlikte büyümüş bir spor kulübü. Diğer kulüplerimiz de giderek bu alanda faaliyetlerini artırıyor, bir görev ediniyor.

Nedir bu görev? Bütün spor dallarında faaliyet göstermek, gençliğin eğitim ve öğretimine katkıda bulunmak. Ben buna övünçle, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ı da katabilirim. Türk gençliğinin eğitim ve öğretimini, bazen neredeyse Milli Eğitim Bakanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın üstlenmesi gereken görevleri üstleniyor, uhdesine alıyor. Zaten devlet bu nedenle genel olarak bu kulüplere yardımcı olmaya çalışıyor. Bunu lütfen bu bağlamda görün. Devlet, şu ya da kulüp puan alsın, maç kazansın diye kulüplere destekte bulunmuyor. Bizler sadece futbol kulübü değiliz. Bizlerin sosyal sorumlulukları var. Bakın bugün birlikteyiz, Birleşmiş Milletler'in bir programıyla birlikteyiz. Bir efor sarf ediyoruz. Demek ki büyük kulüpler sadece futbol kulübü değil, aynı zamanda toplumun çimentosu, onların eğitilip yetişmesinde önemli bir araç, enstrüman ve görev uhde ediyor.

Spor kulüplerine bence tümüyle bu açıdan bakmak gerekir. Çünkü bizler, özellikle üç büyük kulüp, sadece Galatasaray Futbol Kulübü veya Fenerbahçe Futbol Kulübü değiliz. Bizler spor kulübüyüz, genel anlamda 13-14 dalda, binlerce sporcusu olan kulüpleriz. Sadece Galatasaray'da 1700 sporcu var. Kadın, erkek... Basketbol, voleybol, judo, atletizm... Aklınıza gelebilecek tüm dallarda, hiçbir ayrım gözetmeden her iki cinse eşit yaklaşarak görevimizi yapıyoruz. Birleşmiş Milletler'in de bu bağlamda bu iş birliği için bizi seçmesinden, yine rakiplerimize saygıyı bir kenara koymadan, onur duyuyoruz. Teşekkür ediyoruz.

Önümüzdeki dönemde güçlü kadın, güçlü toplum ilkesiyle hareket edeceğiz. Bir toplumda kadın ne kadar ileriyse, kadın ne kadar gelişmişse, o toplum o kadar gelişmiştir. Paralel bir korelasyon vardır. Bunu lütfen unutmayalım. Kadını güçlü, eğitimli, cesur toplum; en ileri toplumdur. İleri toplum düzeyine varmak için kadınımızı mutlaka güçlendirmeli, ona gereken desteği, mutlaka vermeliyiz. Kadınlar bizim annemiz, eşimiz, kardeşimiz. Onlara her zaman, her türlü desteği vermeliyiz."

Galatasaray Yönetim Kurulu Üyemiz Dilek Kutlu ise şu şekilde konuştu:

“Galatasaray Spor Kulübü'nün iki kadın yönetim kurulu üyesinden biri olarak hepinizi saygıyla selamlıyorum. Hoş geldiniz. Bugün kurumların gücü sadece rakamlarla ölçülmüyor. Kurumların gücü, dünyaya bıraktığı pozitif etki ile ölçülüyor.

Çünkü dünya çağımda bir endişe döneminden geçiyoruz ve daha iyi bir dünya için çalışmak artık bir arzu olmaktan çıktı, zorunluluğa dönüştü.

Çocuklarımızın ve dünyanın geleceği için harekete geçmek, iyileştirebileceğimiz her alanda elimizi taşın altına koymak zorundayız. Galatasaray Spor Kulübü olarak bugün bu imza ile somutlaştırdığımız çalışmalarımızı tetikleyen de işte bu sorumluluk duygusu oldu.

Öncelikle sevgili başkanımız Sayın Mustafa Cengiz'e teşekkürlerimiz sunmak istiyorum. Yönetim kurulunda kadın temsilini önemseyerek sadece beni ve sevgili Banu Vahapoğlu’nu bu ekibe davet ettiği için değil bu teşekkürüm. Kadın üyeler olarak sunduğumuz her projede yönetim kurulumuzun bize verdiği destek için teşekkürlerimi sunuyorum... İmza sürecinde yine her türlü destekleri için Global Compact ve sevgili Melda hanıma da teşekkür ederim. Bugün çok büyük bir işe ve birlikteliğe imza atıyoruz.

Bugünkü Global Compact ve Kadının Güçlenmesi Prensipleri imzası, esasında Kasım ayında oluşturduğumuz Galatasaray Spor Kulübü Kadının Güçlenmesi Çalışma Grubu'nun eylem planının ilk somut sonucu olarak ortaya çıktı. Farklı uzmanlık alanlarından Galatasaraylı kadınlardan oluşturduğumuz bu grubun amacı, Galatasarayımızın sahip olduğu büyük etki gücünü toplumsal duyarlılık ve sürdürülebilirlik alanlarını taşıyabilmek.

2020-2021 yıllarında ilk odak alanı olarak, ülkemizin en önemli meselelerinden biri olan kadına karşı şiddet ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusunu seçtik. Ana çerçeve olarak işe Global Compact üyeliği ve WEPs başvurusu ile başladık.

1 Mart'tan itibaren taraftarımızı da sürece dahil eden pek çok etkinliğimiz olacak. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratmayı hedefleyen organizasyonlarımız, eğitimlerimiz olacak. İmzacısı olduğumuz uluslararası inisiyatiflere taahhütlerimizi yerine getirmek için var gücümüzle çalışacağız ve bu alanda da somut çıktılarla rol model olacağız.

Biz bu çalışmalara başladığımız ilk andan itibaren, hep bahsettiğimiz etki gücümüzün büyüklüğünü ortaya koyan çok cesaret veren gelişmelerle karşılaştık. Çalışma grubumuzu duyurduğumuz ilk günden itibaren, sarı kırmızı renklere gönül vermiş her kesimden Galatasaraylı, bu harekete desteğini açıkladı. Katkıda bulunmak isteyenler tüm iletişim mecralarından bize ulaştı. Onlara da teşekkür ediyoruz.

Bunlardan biri de Galatasaraylı Yönetici ve İş Adamları Derneği oldu. İş adamları Derneği diyorum ama artık İş İnsanları diyeceğiz. Derneğimizin kıymetli Başkanı Sayın İbrahim Hatipoğlu'na, bu vesileyle katkılarından dolayı Ege Bant'a ve emeği geçen herkese tekrar teşekkürler.

Sözlerimi bitirirken, sporun birleştirici gücüne inanarak, toplumsal duyarlılık alanında birlikte çok iyi işler yapacağımıza, toplumsal fayda yaratacağımıza olan inancımı tekrarlamak istiyorum.

Eğer istersek, dönüşürüz, dönüştürürüz. Galatasaraylılar her alanda öncüdür, güçlüdür. Ama davetimiz tüm takımlara, tüm renkleredir. Çünkü bir tane dünyada, aynı gemideyiz.

İmzalanan bu anlaşma neticesinde fiili ne gibi etkinliklerin olacağı sorusuna yönetim kurulu üyemiz Dilek Kutlu, "Biz projeleri 2 yıllık bir eylem planı olarak hazırladık. Bu eylem planının içinde de 2020 yılında Galatasaray ile her türlü şiddetle mücadele yılı olarak ilan ettik. Bunun içinde de öncelikle kadına karşı şiddetle başlamak istedik. Takdir edersiniz ki gündemimizi çok meşgul eden bir konu. Şiddet sadece kadın ile sınırlı bir konu değil. Irkçılığa, sporda şiddete çocuklarla ilgili kısmına da muhakkak el atacağız. Çok somut ve pratik çalışmalarımız olacak. Mart ayından itibaren stat sohbetleriyle, taraftarlarımızla birlikte toplu hareketlerle, birtakım projelerle karşınızda olacağız. Bunun iki ayda bir basın toplantısını yapacağız." yanıtını verdi.

Global Compact Türkiye Genel Sekreteri Melda Çele de konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Değerli basın mensupları tarihi bir dönem içerisindeyiz. 2015 yılında 193 tane ülke eşit, adil ve sürdürülebilir bir dünya için 2030 yılına kadar bize bir yol harikası sundu ve sürdürülebilir kalkınma amaçlarını kabul etti. 2020 yılına geldiğimizde geçtiğimiz son 5 seneyi değerlendirirsek ilerlediğimiz bazı alanlar mevcut. Açlık, yoksulluk, eğitim, gibi konularda dünya çapında kısmi de olsa ilerleme kaydedildi. İki alan var gerilediğimiz, hala üzerine çalışmamız gerekiyor. Bunlardan ilki iklim değişikliği. Avustralya’daki yangınlardan Aralık ayında açan çiçeklere, hortumlardan sel baskınlarına kadar iklim değişikliğini günlük hayatımızda hissediyoruz. Her hafta bir kredi kartı kadar plastik yediğimizi düşünürseniz; bizden sonraki neslin öfkesini anlayabilmemiz gerekir. İkinci ilerleme kaydedemediğimiz toplumsal cinsiyet eşitliği. Dünya Ekonomik Forumu toplumsal cinsiyet uçurumunu gidermek için 100 yıla daha ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Geçtiğimiz dönemde bu 83 yıldı. 2020 yılına geldiğimizde hala bu konu hakkında konuştuğumuzu bilmek oldukça üzücü. 2030 yılına sadece 10 yıl kaldı. Hedeflerimizi gerçekleştirmemiz için daha fazla çalışmamız gerekiyor. Birleşmiş Milletler bu döneme “Eylem 10 yılı” adını koydu. 2020-2030 stratejisini yeniden gözden geçirdi. Önümüzdeki dönemde artık sözlerde kalmamamız, somut hedefler koymamız ve bu hedefleri takip etme konusunda kararlı olmamız gerekiyor. Artık harekete geçme zamanı.

Spor kulüpleri, dünya genelinde milyonlarca insanın takip ettiği spor müsabakaları ve taraftarları aracılığıyla geniş kitlelere ulaşma ve onları daha iyi bir dünya için dönüştürme gücüne sahip. Bu gücünün farkına vararak etkisini sürdürülebilir bir dünya için kullanmaya karar veren ve bunu UN Global Compact’i imzalayarak kamuoyu ile paylaşan Galatasaray Spor Kulübü’nü tebrik ediyorum. İnsan, insanlık olarak zor ve karmaşık bir konjonktürden geçiyoruz. Ortak bir geleceğin hayali için, inşası için beraber çalışmalı ve iş birlikleri kurmalıyız. Türkiye’den UN Global Compact’i imzalayan ilk spor kulübü olarak başlattığınız bu dönüşümün ve öncülüğün kar topu etkisi yaratarak yaygınlaşmasını temenni ederim. UN Global Compact olarak imzacısı olan kuruluşlarımızı sürdürülebilir bir gelecek için daha fazla sorumluluk almaya teşvik ediyor, onları bu yolculuklarında kaynaklarımız, uzmanlığımız ve programlarımızla destekliyoruz. Sevgili Mustafa Başkanım, Sevgili Dilek Hanım, bu konudaki farkındalığınız, öncülüğünüz ve daha da önemlisi eyleme geçtiğiniz için sizlere teşekkür ederim. Ailemize hoş geldiniz.”