7 Temmuz 2009 Salı 13:54
Avea Kamp Günlüğü : Mehmet Topal
Avea Kamp Günlüğü programına katılan Mehmet Topal, yeni sezon hazırlıkları, teknik direktör Frank Rıjkaard ve Avrupaya transfer konularında açıklamalarda bulundu
- Hollanda Almanya kampı devam ediyor. Ve artık Hollanda bölümünü noktalıyoruz. Bu akşamki son çalışmadan sonra yarın sabah hafif bir antrenman daha sonra da hazırlık maçlarının kalan bölümü için Bochum'a geçilecek. Nasıl geçiyor antrenmanlar? Öncelikle ilk haftayı değerlendirmeni rica edelim.
Valla antrenmanlar bizim açımızdan hiç hafif geçmiyor. Oldukça yoruluyoruz ve güzel antrenmanlar yapıyoruz. İyi bir kamp dönemi geçirdik. Burda iyi bir arkadaşlık ortamı var. Herkes elinden geldiğince birbirine sıcak davranıyor. Herkes çok iyi çalışıyor. Antrenmanlar da çok iyi. İnşallah bu çalışmalarımızın semeresini maçlara yansıtıp karşılığını alırız.
- Mehmet sen de Kleve maçında kadrodaydın ama oynamayanlar arasındadın. Çünkü yirmi iki futbolcu vardı. Onbir as onbir yedek. İkinci yarıda ayrı kadro. Bir tek sen oyuna girmedin. Mehmet Güven doksan dakika forma giydi. Onun dışındaki tüm kadroyu Frank Rijkaard değiştirdi. Bir anlamda sen de maçı tribünden izlemiş gibi oldun. Senin de hemen gözlemlerini alayım Kleve maçıyla ilgili olarak.
Biz Milli Takımdan geç döndüğümüz için hoca bize oynama şansı tanımadı. Takım arkadaşlarım çok iyi oynadılar. Bu kamp döneminde yaptığı yoğun antrenmanlardan sonra bazen istedikleri şeyi sahaya yansıtamıyorlar. Onun için tarafarlarımız skora hiçbir zaman aldanmamalı. Çünkü burda zor antrenmanlardan sonra maçlara çıkıyorlar ve sıcak bir havada maçlara çıktılar. Ama bence hepsi çok iyi oynadı. Ellerinden geldiğince kendilerini göstermeye çalıştılar ve iyi mücadele etiler. Kendilerini kutluyorum. İnşallah böyle yetenekli arkadaşlarımız ve alt yapıdan gelen yetenekli kardeşlerimiz olduktan sonra Galatasaray ilerleyen yıllarda inşallah emin ellerde olacaktır.
- Şimdi çalışma temponuz farklıydı diyoruz. Çünkü hakikaten siz burda fizik kondisyon ağırlıklı çalışmalar yaptınız. Kendinizi tekrar o seviyeye çıkartmak için farklı çalışmalar yaptınız. Artık takımla beraber çalışmaya başlıyorsunuz. Mehmet o dönemi anlatır mısın? Seyircimizin anlayabileceği oranda neydi? Çünkü topla fazla oynamayan bir takım görüntüsündeydiniz antrenmanlar sırasında. Şimdi daha çok sizi çim sahada topla beraber göreceğiz heralde.
Tabi takım arkadaşlarımız sezonu bizden daha önce açtığı için onlar farklı idmanlar yapmışlardı. Biz de şu an onların yaptıkları idmanları yapıyoruz onların seviyesine gelebilmek için. Burda yardımcı hocalarımız olsun, Alberto olsun, Carlos olsun bizi tanıyan insanlar. Araştırıp bilen insanlar. Şu an bzim de kondisyonumzun yerine gelmesi için bize ekstra ve ayrı idmanlar yaptırıyorlar. Bizim de yarın son günümüz artık. Takımdan arı bir çalışma apıp, Pazartesi takımla beraber çalışmaya başlayacağız. İnşallah bu çalışmalarımızn karşılığını takımla beraber oynayacağımız maçlarda sahaya yansıtırız.
- Frank Rıjkaard ile ilgili görüşlerin nasıl?
Tabiki hocanın kariyeri zaten belli. Çok üst düzeyde. Biz bir haftadır kendisiyle beraber olduğumuz için konuşmaları olsun, toplantıları olsun hepsi olumlu ve tamamen taktiksel tplanılar oluyor. Ve çok iyi bir ekibi var. Onlar yaşadığı tecrübeleri başarıları her zaman bize aktarmaya çalışıyolar. İnşallah biz de bunu olumlu bir şekilde alıp onlarla beraber onların yaşadığı büyük başarıları yaşamayı istiyoruz.
- Geçen seneye baktığımız zaman istenilen başarları yakalayamadığımızı biliyoruz. Ligde gelen beşincilik, Türkiye Kupasında ve UEFAda en üst turlara çıkamamak ayrıca UEFAda oynanan bir final tüm Galatasaraylıların iştahını kabartıyordu. Olmama sebeplerini hemen kısaca alalım.
Bütün kamuoyunun ortak görüşü de geçen sene en iyi kadronun bizde olduğunu söylüyorlardı. Ve nitekim de öleydi. Kaliteli ve genç futbolcularımız vardı. Ama geçen sene çok büyük talihsizlikler yaşadık. Büyük sakatlıklar oldu ve bu sakatlıkları çoğu ameliyalık sakatlıklardı. Baktığınız zaman yirmi üç yirmi döt tane ameliyatlık sakatlık geçirmş futbolcu arkadaşlarımız vardı. Ve buna bende dahilim. İki tane ciddi sakalık geçirdim. Ama geçen sene bizim açımızdan iyi bir tecrübe oldu diyebilirim. İnşallah geçen sene düştüğümüz hatalara ve şanssızlıklara düşmeyip bu sene hedeflerimize ulaşmak istiyoruz. Geçen sene nasıl hedefimiz ligde şmpiyonluksa ve Uefa kupasını almaksa, bu seneki en büyük hedeflerimiz de o. Ligi şampiyon bitirip Avrupa Ligi Kupasını almak. Bunu yapabilecek güçteyiz. Çok iyi kadromuz var. Yni gelen arkadaşlarımız var, yetenekli genç kardeşlerimiz var. İnşallah burdaki birlik ve beraberliğimizi iyi bir şekilde kampa yansıtıp maçlarda bu heddeflerimize ulaşmak istiyoruz.
- Şimdi kişisel durumun nasıl? Dönüp baktığımız zaman sakatlığınla ilgili neler söyleceksin?
Biliyorsunuz ben Bordoeaux maçında ciddi bir sakatlık yaşamıştım omuzumdan. Ama beklenen az bir sürede dönmüştüm sahalara. Şu an şükürler olsun bi sıkıntı yok. Takım olarak sakatlıkları atlatmış durumdayız. Ve takımda baktığınız zaman ufak tefek sakatlılar var artık çok ciddi sakatlık yok. Herkesin durumu şu an üst düzeyde. İnşallah geçen seneki sakatlıkları bu sene yaşamayıp başarılı olmak istiyoruz.
- Fikstür, en iyi maçlar, en kolay maçlar kısmen sarı kırmızılıların oynayacağı maçlar denildi ama bir türlü dediği gibi beklenen sıçramalar gelmedi.
Tabi son haftalara girilirken şampiyonluk potasının içindeydik. Herkes birbiriyle oynuyoru bizim de fistürümüz iyiydi. Bana göre o kırılma noktasının en önemli maçı Ali Sami Yendeki Ankaraspor maçıydı. Galip durumdayken son dakika yediğimiz gol bizi şok etti. Pun kaybına neden oldu. Ondan sonra zaten gelen puan kayıpları bizi şampiyonluk yarışında geride bıraktı. Ama bir takım şampiyon olmak istiyorsa böle kırılma noktası olan maçları kazanmak zorunda. Nitekim biz iki sene önce şampiyon olduğumuzda böyle maçları galip gelmesini bildik. Sivassporu orada yendik kendi sahamızda Fenerbahçeyi yendik ve öyle şampiyon olduk. Şampiyonluk düğümü bu maçlarda çözülüyor. Biz bunu iki sene önce çok iyi yaptık ama geçen sene yapamadık. Geçen seneki hatalrdan ders alırsak bu sene de iyi başlarsak bi daha ohatları yapmayız ve başarılı oluruz.
- Transfer döneminde adın çok yazıldı çizildi. Mehmet acaba Galatasaraydan ayrılıcak mı şeklinde yazıldı. Özellikle pek çok kulübün başta İngilterenin Everton kulübü de geldi, seni izledi. Sana ulaşan resmi ir teklif oldu mu? Çünkü Galatasaray Futbol A.Ş. Genel Müdürü Adnan Sezgin antrenman sırasında basın ile yaptığı sohbet toplantısında Mehmet için resmi bir tekli yok dedi. Mehmet bizim Galatasaraydaki fubolcumuzdur. Biz yeni sezonda da onun bu formayla başarılı olacağına inanıyoruz şeklinde açıklama yaptı. Ama sana gelen teklifler olduğunuz biliyoruz. En azından biraz kamuoyunu bilgilendirmek açısından sormak istiyorum. Mehmet Topal Galatasarayda kalıcak mı, gidecek mi?
Tabiki biliyorsunuz geçen sene Avrupa Şampiyonasından sonra orda ister istemez iyi bir performans gösterdikten sonra kulüplerin dikkatini çekiyorsun. Zaten bize gelen teklifler biliniyor. Yöneticilerimiz de ,başkanımız da biliyor. Onlar gereken şeyleri söylemişlerdir. Adnan abi de söylemişse vardır bir bildiği belki. Zaten başkanımız gereken konuşmayı yapmıştı. Galatasaray takımında Avupa da kupa kaldırmadan hiç kimse gidemez die. Bize gelen teklifler vardı, klübümüze de gelen teklifler vardı. Onlar aralarında hallettiler. Benim şu an sözleşmem Galatasarayda devam ediyor. Galatasarayda çok mutluyum. Burası bizim yuvamız ailemiz gibi. Tabiki her genç futbolcunun hedefi Avrupada oynamaktır. Biz de burdan gidersek, Galatasaray seviyesinde büyük kulüplere gideriz. Onun için dediğim gibi Galatasarayda çok mutluyuz. Eğer kulübün menfaatine uygun olcaksa, kulüp yöneticilerimiz git dedikten sonra bizde Avrupada futbol oynamak isteriz. Ama dediğim gibi şu an benim sözleşmem devam ediyor. Ve bütün gücümü, bütün başarımı, konsantrasyonumu Galatasarayın başarısı için dökmeye çalışacağım.
- İlerleyen dönemde böyle birşey olursa en azından iyi bir ligde iyi bir takımda olacak diyorsun.
Benim zaten çocukluğumdan beri en sevdiğim lig İngiltere ve İspanya ligi. Bunu röportajlarımda da söylüyorum. Dediğim gibi herkesin bir hayali vardır. Avrupada oynamaktır genç futbolcuların hayali. Herşeyin hayırlısı. Galatasaray zaten Avrupanın en büyük kulüplerinden bir tanesi. Tükiyede bir takım sorduğunuz zaman ilk Galatasarayı söylüyor insanlar. İnşallah bizim kulübümüz içinde herşeyin en iyisi olur.
- Yeni oluşan bir kadroda var. Transferler var. Mustafa Sarp, Leo Franco, Gökhan Zan, Kader Keita.. Güçlü bir kadroydunuz zaten, daha da güçlendiniz. Yeni isimler ve yeni oluşum için düşünclerini alabilir miyim?
Dediğiniz gibi zaten güçlü bir kadroya sahip Galatasaray Kulübü. Ve yetenekli oyuncularımız vardı. Çok iyi mücadele eden arkadaşlarımız da ekibe katıldı. Onlarda şu an zaten takıma alışmış durumdalar, hiçbir yabancılık çekmediler. Galatasaray Kulübüne hangi ftbolcu gelirse gelsin hiçbir yabancılık çekmiyor. Çok çabuk kaynaşıyor. Bu arkadaşlarımızla beraber iyi kaynaştıtkan sonra inşallah Galatasarayda büyük hedeflere imza atarız.
- Senin oynadığın mevkiide de tam bir forma savaşı olacak. Sizler zaten Milli Takımın çatısını olşturan takımsınız. Sen, Ayhan Akman, Barış Özbekinde başarılarını biliyoruz. Bir de şimdi Süper Ligin en gözde oyuncularından Mustafa Sarp geldi. Geçtiğimiz seneki performansıyla o da çok başarılı sinaller vermişti. Bu anlamda forma rekabeti Galatasarayda çıtayı nasıl yükselticek?
Büyük camialarda rekabet her zaman iyidir. Çünkü bu rekabet ister istemez seviyeyi ve çıtayı yükseltecektir. Burda bütün herkes Gaatasarayın başarısı için mücadele edecektir. Bizim de amacımız Galatasarayda başarılı olmak. Herkes elinden geldiğince idmanlara çalışıp, maçlara çalışıp Galatasaray için mücadele edecektir. İnşallah herkes için hayırlsıı olur ide düşünüyorum.
- Geçmişte takılmamak lazım. Geleceğe bakmakta fayda var. Evet Mehmet Türkiye Liginde dediğin gibi geçtiğimiz yıl artık geride kaldı ama bu seneye baktığımız zaman yine zorlu rakipler, zorlu maçlar sizlerin hiç bitmeyecek bir temposu 16 Temmuzda Tobol maçıyla başlayan Avrupa Ligi 2. Ön Eleme Turu Karşılaşması. Hemen arkasından 23 Temmuzda rövanş karşılaşması var. Umarız o turdan sonra iki maç daha, sonra süper lig, bir play-off turu, grup maçları.. Yani biz sayarken yoruluyoruz, siz bu maçları oynayacaksınız. Yine aşağı yukarı elli altmış maç arasına tekabil edilecek bir tablo. Sezon başındaki hemen bu konudaki düşüncelerini alalım.
Biz her maça artık ciddi çıkmak zorundayz. Geçen sene bu yönde başımız çok ağrıdı. Kolay kazanabileceğimiz maçları kaybettik. Önümüzde artık Avupa Ligi Ön Eleme maçları var. Bu maçlara çok iyi konsantre olup iyi hazırlanmalıyız. Çünkü artık dünyada en hafif takım olarak gördüğümüz takımlar büyük takımları yenebiliyor. Bizim hedefimiz bu ön elemeleri geçip Avrupa yolunda devam etmek. Şu an takımla da iyi bir birlikteliğimiz var. İnşallah bu birlikteliği devam ettirip, bu yoğun tempodan alnımızın akıyla çıkmak istiyoruz.
- Bu tip çift eleminasyon sistemile oynanan maçlarda ilk müsabaka deplasmanda. Ki Galatasaray umarız üç turda da olacak ve hepsinde seri başı olacak. Bu avantajı var. Ama kendisine çıkış arayan, reklam yapma şansı arayan maçlarda onlarda kendii göstermek için mutlaka birşeyler yapacaklardır. Örneğin Tobol kurada çıktığında UEFA Şampiyonu ile oynuyoruz diye manşet attı. Heralde ilk maçta Galatasaray ciddiyetiyle işi bitirirse, İstanbul rahat dönerse avantajı eline alır değil mi?
Dediğiniz gibi ordaki futbolcu arkadaşlarımız da kendilerini göstermek için elllerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışacaklar. Biz oraya çok ciddi bir motivasyon ile gideceğiz ve ilk maçta işi koparmaya çalışacağız. İnşallah ilk maçta iyi bir sonuç alıp Ali Sami Yende turu geçmek istiyoruz.
- Bu tip maçlardan kuşkusuz çok sayıda ders çıkartıyorsunuz değil mi?
Bende Bordoeaux maçında talihsiz bir sakatlık yaşamıştım. Zaten 1-0 mağlup durumdaydık ben sakatlandığım zaman. Ama hastahaneye gittikten sonra takım arkadaşlarımın mücadeleleriyle maçı kazancaklarını biliyordum. Son dakikaa kadar söylüyordum kazanacağız, korkmaın diye. Sabrinin de dediği gibi o an biraz tepkiler üzerindeydi. Beni daha çok mutlu etti çünkü biraz olsun üzerine gelen tepkileri azaltmıştı. İşte bazen futbol belli olmuyor. Beş dakika içinde iki gol yiyebiliyorsunuz ama önemli olan turu geçmek. İnşallah bir daha böyle talihsizlikler yaşamayız.
- Burda çok büyük bir ilgi ve alaka ile karşı karşıya kalıyosunuz. Özellikle Hollanda, Almanya, Avusturyada Türk nüfusunun fazla olduğu bölgelerde gerçekleşiyor. Burdaki atmosfer ile ilgili düşüncelerin neler? Çünkü gerçekten taraftarın ilgisi sevgisi Galatasaraya bir başka.
Tabi Almanya ve Hollanda sınırında Türk rbetçilerimizin sayısı fazla. Hepsi de Galatasaraylı. Onların bize olan ilgi ve alakaları bizi çok mutlu ve motive ediyor. Çünkü çok sıcak ve içten davranıyorlar. Bazen bu içten davranışları can acıtacak şekilde olsa da içtenlikle yapıyorlar. Biz kendilerini çok seviyoruz. İlgi ve alakalarından dolayı kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bu bizi mutlu ediyor ve ekstra motive sağlıyor. Biz de burda çok yoğun bir tempoda çalışıyoruz ve bazen yorgun olabiliyoruz. Bütün futbolcu arkadaşlarımız onlarla resim çektirmye ve onlara ilgi göstermeye çalışıyorlar. Ama biz de bazen yorgun olduğumuz için farklı tepkiler verebiliriz. Bu yüzden kusura bakmasınlar. Özür diliyoruz burdan kendilerine. Onlarda biraz aha anlayışlı olurlarsa biim için daha iyi olur.
- Derbilerin önemini biliyoruz sizler için. Her futbolcu içi o maçlar kuşkusuz ayrı bir motivasyon içeriyor. ama heralde futbolcuların da biraz soğuk kanlı olması gerekiyor çünkü çok kişiye örnek teşkil ediyorsunuz sizler.
Tabi dediğiizi gibi büyük camialarda oynadığımız için örnek teşkil edioruz bizler. Geçen sene olaların baş faktörü bence iki takımda şampiyonluğa oynuordu. Kaybeden takımın şampiyonluktan kopma ihtimali vardı. Onun için maçın atmoseri ve içeriği çok farklıydı. Atmosfer üst düzeydeydi, hırs üst düzeydeydi. Bazen futbolcular maç içerisinde çok yorgun olduğu için nabızları yüksek tempoda olduğu için sinirleri çabuk bozulabiliyor. Bunlar futbolun içinde olağan şeyler ama olmamalı. Çünkü örnek olmalıyız bizi izleyen insanlara. İnşallah böyle kötü görüntüleri bir daha halkımıza yaşatmayız.
- Burdan Galatasaray Televizyonu aracılığıyla mesajınızı alalım.
Tabiki Ali Sami Yenin özelliği bizim için bambaşka. Oranın havası bambaşka. Ben Ali Sami Yende oynadığım maçlarda, özellikle sahaya çıktığımızda taraftarlarımızn bize verdiği desteği gördükten sonra doksan dakika koşacaksam onları gördükten sonra bir doksan dakika daha koşmak istiyorum. Tabi bütün takım arkadaşlarım böyle düşünüyordur. Biz de çok özledik taraftarlarımızı. İnşallah Kazakistandaki maçtan galip gelip taraftalarımızn önüne iyi bir skorla çıkmak istiyoruz. Ve onlara iyi bir skor ile maçı armağan etmek istiyoruz.