Florya Metin Oktay Tesisleri Turgay Vardar Medya Merkezi'nde düzenlenen konferansa teknik direktörümüz Fatih Terim başta olmak üzere A Takımımız ve Futbol Akademimizin teknik, idari ve sağlık kadroları katıldı.

GSYİAD'ın destekleriyle gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını Teknik Direktörümüz Fatih Terim yaptı.

Teknik Direktörümüz Fatih Terim şunları söyledi:

"Türkiye'nin, kim ne derse desin, en iyi altyapısındasınız. Biz burayı 20 sene önce kurduğumuz zamanki vizyonumuz belki bundan daha da iyiydi. Onun için ben buranın tekrar eski halindeki gibi, hiçbir genci ve çocuğu üzmeden en iyi ilişkileri kurmasını, her biri yıldız olmasa da insan olarak hayata atılmalarını sağlamasını çok önemsiyorum. Bunun için de oyuncuların sizden geçmesi lazım, sizin de bu kuşak farkını iyi anlamanızın en iyi yolunun bu işin uzmanı, hayatını adamış bir insandan dinlemeniz olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle Sevgili Evrim Hanım'dan buraya gelmesini rica ettim."

Ardından kuşak araştırmacısı Evrim Kuran sahneye geldi ve katılımcılara kuşaklar arası ilişkileri, kuşakların kültür özelliklerini örneklerle anlattı.

2 saat süren konferansın ardından Evrim Kuran, Galatasaray Televizyonu’na açıklamalarda bulundu.

Evrim Kuran’ın açıklamaları şöyle:

"Ülkemizin tarihinin başlangıcından bugüne gelen kuşakların akışı... Neler değişti? Spor kültüründe ve futbol sosyolojisinde neler oldu ve nereye gidiyoruz? gelecekte bizi neler bekliyor? En önemlisi de Türkiye'nin 25 milyonluk Z Nesli'ne, yani 18 yaşından küçük çocuklarına ve gençlerine nasıl daha keyifli ve güvenli bir gelecek bırakacağız ve onları nasıl sportif bir disiplinle yönetebiliriz? Bugün bol bol bu soruların yanıtlarını konuştuk. Bugün katılımcılarımız buradan aldıklarını önce evlerindeki yaşantılarına götürecektir. Uzun yıllardır jenerasyon araştırmaları yapan bir araştırmacı olarak en büyük hedefim bu. Bugün konuştuğumuz her şeyi önce eve götürmek ve kendi çekirdek ailemizden başlayarak değişimi tetiklemek önemli. Barış ikliminin mümkün olduğunu düşünüyorum, birbirine benzemeyenlerin birbirini sevmesinin ve anlamasının mümkün olduğunu düşünüyorum. Bir kuşak araştırmacısı olarak en büyük hedefim, beni dinleyen insanların kendilerine benzemeyen birilerini gördüklerinde onları yargılamaması, onları anlaması."